MHP Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkanı Alper YAĞCI basın açıklaması yaptı. Açıklamasında Yağcı; 8-9 Şubat 1969’dan bu tarafa millet yolundan, hak ve hakikat güzergâhından çıkmadan, Türk tarihinin neredeyse son yarım asrına damga vurmuş, Türk kimliğinin ebediyete kadar temsilcisi, İslam’ın solmayacak yüzü olan Milliyetçi Hareket Partimizin 47. Kuruluş yıl dönümünü de kutlamak istiyorum. Bu vesile ile başta Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurucusu, lideri, Başbuğumuz Cennet mekan Alpaslan Türkeş’i ve davamızın bugünlere gelmesinde can veren kahraman şehitlerimizi de rahmet ve minnetle anıyorum.
Siyaseti hiçbir zaman şahsi çıkarlarım için yapmadım. İnandığım değerleri yaşama ve yaşatma adına görev yaptım. Türk – İslam ülküsünün hakim olduğu Ülkü Ocakları’nda yetişip pişerek MHP’de siyaset yapmanın, hizmet etmenin güzelliğini yaşadım.
Bugün burada her zamankinden farklı olarak oturarak değil ayakta basın açıklamasını gerçekleştiriyorum. Çünkü Milliyetçi Ülkücü hareketin neferleri olarak artık oturma vakti çoktan geçmiş ve ayaklanıp şaha kalkmak kaçınılmaz olmuştur.
Ülkücü olmanın üzerimize yüklemiş olduğu ahlaka uygun olarak şuan yürütmekte olduğumuz görevimizin de ağırlığını bilerek partimiz de meydana gelen gelişmeleri dikkat ve sabırla izliyoruz. Görev yaptığımız bölge itibariyle hem ilçe başkanı hem de üst kurul delegesi olmanın verdiği büyük görev ve sorumluluğun bilinci ile bu açıklamayı yapmam zorunlu hale gelmiştir.
Partimizin çok muhterem genel başkanı sayın Devlet BAHÇELİ 18 yıldır aralıksız olarak çalışma ekibi ile yorucu bir maraton geçirmiştir. 47 yıllık siyasi harekete yakışan bir liderlik anlayışı ile partimize bir zeval getirmeden bugüne gelmiş bulunmaktayız. Ama ne var ki 47 yıllık şerefli bir maziye sahip Milliyetçi Hareket Partisi % 11 civarında bir oy oranına layık değildir.
Önümüzdeki süreçte tek adamlığa doğru emin adımlarla gitmeye çalışan ve başkanlık sistemine geçiş için referandum veya erken seçim olanakları kullanacak bir yapıya karşı Milliyetçi Hareket Partisi’nin hazırlıklı olması gerektiğini düşünüyorum. Bunun içinde idealist heyecanlı ve teşkilat ile halkın sesine kulak veren yeni bir yönetim kadrosuna partimizin çok acil ihtiyacı vardır. Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarının derdi partiye genel başkan seçmek değil Türkiye Cumhuriyeti Başbakanını belirleme olmalıdır.
Şahsım adına hakikati seslendiremeyen her insan bir proje ürünüdür. Bugün 47 yıllık şerefli maziye sahip çıkma adına üst kurul delegeleri başta olmak üzere, kendini bu parti için bu şehirde bir değer gören herkesi sessizce olan biteni izlemek yerine, doğru bildiklerinden yana tavır koymalarına ve açıklama yaparak Başbuğumuzun ve şehitlerimizin emanetine sahip çıkmaya çağırıyorum.
Tabiri caizse ana karnından Ülkü Ocakları başkanının oğlu bir ülkücü olarak doğdum. Hayatım boyunca da ülkücü olmanın hep şerefini yaşadım. Bugün bu açıklamayı yaparken nasıl oturmayıp ayakta isem; inandığım doğruları söyleyerek koltuk kaybetme korkusu içerisinde de asla olmadığımın bilinmesini istiyorum. Zira gün sessiz sedasız koltuklarda oturarak pozisyon koruma zamanı değil, sokaklara çıkarak Milliyetçi Hareketin iktidarı için yürüme zamanıdır. Çünkü bu mübarek harekete hizmet etmenin tek yolu başkanlık makamından geçmediğini iyi biliriz bir nefer olarak ta gece gündüz çalışmaya her daim hazırız, yeter ki Milliyetçi Hareket Partisi hak ettiği iktidara kavuşsun. Dedi.